Unutulan Sünnet; Akîka Kurbanı

Nebevi Aile – Halime Yılmaz / 2020 Haziran / 91. Sayı

“Akka” kökünden gelen “Akîka” kelimesi sözlükte; kesmek, yarmak, bölmek ve aynı zamanda anne babaya isyan anlamına da gelmektedir. 

Terim olarak; doğan çocuğun doğumunun yedinci gününde Allah için kurban kesmek anlamında kullanılır. 

Arapça’da yeni doğan çocuğun başındaki saça “akîka” denilir. Çocuğun saçının tıraş edildiği gün, akîka kurbanı da kesildiği için ona bu ad verilmiştir. İslam’dan önceki cahiliye Arapları arasında da akîka kurbanı kesmek adettendi. Onlar, kestikleri kurbanın kanını çocukların başına sürerdi. İslam geldikten sonra akîka meşru kılındı ama akîka kurbanının kanını başa sürmek yasaklandı. 

Yahudi ve hristiyanlar da akîka keserlerdi ama sadece erkek çocukları için. İslam gelince kız çocuklarına da kesilmesini emretti. Akîka kelimesi “anne babaya isyan” anlamına da geldiğinden dolayı Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bu sünnete “akîka” yerine itaat anlamına gelen “nüsûk” kökünden gelen “nesîke” demeyi tercih etmiştir. [1]

Bununla beraber bazı hadislerde akîka kelimesinin kullanılması, duyduklarında muhatapların anlamaları içindir. Ayrıca bu durum, bu ismi kullanmakta bir sakınca olmadığına da -Allahu ‘alem- dalalet eder. 

Akîka’nın Meşruiyetinin Delilleri

Akîka’nın meşruluğu ile ilgili hadisler çoktur. Ve sahih rivayetlere dayanırlar. Semure’den rivayete göre Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemşöyle buyurdu: “Her çocuk, akîkasına karşılık rehindir. Yedinci gününde ondan yana (koyun) kesilir, adı konulur ve başı tıraş edilir.”[2]

Selman bin Amir’den rivayete göre Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Doğan her çocuk, akîkası ile birlikte dünyaya gelir. Öyleyse onun adına kan akıtın ve saçlarını tıraş ederek ondan kiri, eziyeti giderin.”[3]

Çocuk için akîka kurbanı kesmek müstehab bir sünnettir. Müçtehit imamlarının cumhuru ve fukahanın ekseriyeti bunu böyle kabul etmiştir. Babaya düşen, çocuğu dünyaya gelince malî imkânı el verirse Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in bu sünnetini yaşatmaktır. Ta ki Allah katında ecre nail olup faziletten nasibini almış olsun. Aynı zamanda bununla ülfet, muhabbet ve sosyal irtibatı yakınları, komşuları ve dostları arasında artırsın. Çünkü akîka merasimine katılan dostlar hem çocuğun doğmasına sevinecekler hem de kaynaşıp sosyal yardımlaşma ve dayanışmayı paylaşmış olacaklardır. Özellikle bu merasime ihtiyaç sahipleri ile fakirler de davet edilip yararlandıkları takdirde, sözü edilen sosyal yardımlaşma hedefine ulaşmış olacaktır. 

İslam ne büyük dindir! Sosyal bağları kuvvetlendirme, ülfet ve muhabbeti yaygınlaştırmada İslam ilkeleri ne yücedir![4]

Enes’ten rivayete göre Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hasan ve Hüseyin için iki koç kurban etmiştir.”[5]

İbn İshak diyor ki: Ahmed bin Hanbel’e “Çocuk akikası karşılığında rehindir” sözünün manası soruldu. O şöyle dedi: “Evet, erkek çocuk için iki, kız çocuk için bir koyun kesmek peygamberin sünnetidir. Şayet çocuğun akîka kurbanı kesilmezse, kesilinceye kadar akikası sebebiyle hayır ve bereketten alıkonulur.[6]

Arap cahiliyesinde gerçekleştirilen akîkadan sonra kurbanın kanından çocuğun alnına sürmenin caiz olmadığına delil şudur; Yezid bin Abd el Müzenî’ den rivayete göre Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Çocuk için akîka kesilir, fakat başına kan sürülmez.”[7]

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem çocuktan eziyetin giderilmesini emrediyor. Kan bir pislik ve eziyettir. Öyleyse onu, çocuğa sürmek uygun olmaz.

Akîka kesmeye güç yetiremeyene bir şey gerekmez. Ama bu ecirden mahrum olmak istemeyen, bu konuda kendini zorlayabilir.

El-Haris şöyle diyor: “Ahmed bin Hanbel’ e akîka hakkında ‘Peki yanında kesebileceği bir hayvanı yoksa ne olacak?’ denildi. O “Eğer borçlanarak bu işi yerine getirirse ümit ediyorum ki Allah bunun karşılığında daha iyi bir bedel verecektir. Zira bir sünneti ihya etmiştir” cevabını verdi. Akîkada aslolan babanın kesmesidir.

Akîka’nın Kesilmesinin Müstehab olduğu Vakit

Ahmed bin Hanbel yedinci gününde kesileceğini söylemiştir. Ama bu, gerekliliği değil müstehaplığı ifade eder. Çünkü dördüncü, sekizinci ve onuncu veya daha sonraki günlerde kesmek, sünneti ihya etmek adına yeterlidir. Akîka’da hayvanı boğazlama gününe itibar edilir. Pişirme ve yeme gününe değil.[8]

Akîka’ da Erkek ve Kız Çocuğuna Kesilmesi Gerekenler

Akîka hem erkek hem de kız çocuğuna kesilir. Hadise göre erkeğe iki, kıza bir kesilir. Akîka’nın meşruiyetinde kız da erkek gibidir. Aradaki tek fark erkeğe iki, kıza bir kesilmesidir. Peki bunun sebebi nedir?

-Müslüman’ın teslimiyetini ölçmek

-Erkek kıza göre fıtraten daha güçlüdür. Evin sorumluluğu kendisine verilmiştir. Aynı zamanda evin idarecisi ve aile reisidir.

Akîka Yerine Parası Tasadduk Edilir mi?

Akîka kesmek, onun kıymetini tasadduk etmekten daha faziletlidir. Zira bununla bir sünnet ihya edilmiş olacaktır ve burada asıl istenen boğazlama ve kanı akıtmaktır.”[9]

Akîka’nın Amacı ve Faydaları

1-Akîka kesen, unutulmaya yüz tutmuş bir sünneti ihya etme sevabına da erer.

2-Bu kurban vesilesiyle kişi Allah’a yaklaşır, kendisi için kurban kesilen çocuk da bundan faydalanır.

3-Adına kurban kesilen çocuk, şeytanın zararlarından ve eziyetlerinden korunmuş olur. Çocuğun organlarının şeytandan kurtuluş fidyesi, akîkasının kesilmesidir.

4-Çocuğun, şeytanın esirliğinden kurtulmasını sağlar. 

Çocuk şeytan tarafından nasıl rehin alınır?

Doğunca şeytan onu kendi safına çekmek için dürtükler durur. Akikası kesilmeyen çocuk adeta şeytanın kendi taraftar ve dostları için hazırladığı bıçağı ile boğazlanmak üzere rehin tutulmuştur. İşte bu rehinlikten kurtulması için anne babasına akîka kesmeleri emredilir. Akîka kesilmezse çocuk rehin tutulmaya devam eder. [10]

Akîka kurbanının etini pişirdikten sonra dağıtmak daha faziletlidir. Çünkü fakirler ve komşular onu pişirme zahmetinden kurtulurlar.

Akîka’nın Kemiğini Kırmak

“Akîkada dikkat edilmesi gerekenlerden biri de kesilen hayvanın hiçbir kemiğini kırmamaktır. Bu, keserken de pişirip yerken de böyledir. Her kemik oynak yerinden kesilmek suretiyle ayrılır.”[11]

Peki bunun hikmeti nedir?

1-Bu işin önemini ortaya koymak

2-Bir hediye yüceltilirse insanların gözünde de yücelir.

Ebu Ömer bin Abdilberr diyor ki “Ulema, tıpkı kurbanlık hayvanlarda olduğu gibi akîkada da ancak koyun, keçi, deve ve sığırın caiz olduğunda ittifak etmiştir.”[12]

“Kurbanlık hayvanın ayıp ve kusurlardan uzak, sağlıklı olması gerekir. Kör, zayıf, topal, dişleri dökülmüş hayvanlar kurban edilemez.”[13]

Akîka kurbanı aile fertleri tarafında yenilebilir. Bir kısmı da dağıtılır. Ya da hepsi dağıtılır. Bu, kişinin isteğine kalmıştır.

Akîka Kurbanı Kesilirken Okunacak Dua

İbnül-Münzir’in Aişe radıyallahu anha’dan rivayetine göre Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Akîkayı, ‘Allah’ın adıyla! Allah’ım, (çocuk) sana aittir ve sana dönecektir. Bu kestiğim kurban, filan kişinin akîkasıdır’ diyerek çocuk adına kesin.”[14]

İbnül-Münzir devamla diyor ki: “Bunu yapmak güzeldir. Akîkaya niyet eder de çocuğun adını söylemezse inşallah bu da yeterli olur.”[15]

Akîka’ nın 7. – 14. ve 21. Günlere Tahsis Edilmesinin Hikmeti

“Bir hafta, insan hayatında başlı başına bir merhaledir. İşte bu yüzdendir ki hasta olan bir kişinin halinin, hastalığının 7. gününde değiştiğini görürsün. Bir hafta içinde ya güçlenip toparlanır ya da yıkılır gider. Hikmet-i ilahî böyle haftalık periyotlarla cereyan ettiğinden Allah, haftanın bir gününü kendisine yönelip dua edecekleri bir gün olarak belirlemiştir.

Şeriat ve yaratışındaki hikmeti akıllara durgunluk veren Allah, her türlü kusur ve noksanlıktan münezzehtir, yüceler yücesidir.”[16]


[1]Muvattâ Akîka 1; Müsned 2, 182; Nesai, Akîka 1

[2]Ashâb-ı Sünen

[3]Buhari, 5471

[4]İslam’da Aile Eğitimi, Prof. Dr. Abdullah Nâsıh Ulvan, Uysal Yayınları, c. I, s. 82-84

[5]Beyhaki, es-Sünen-ül-Kübra 9/299

[6]İbni Kayyım Çocukların Ahkâmı, İ’tisâm yayınları, s. 59

[7]İbni Mace, Zebâih, 3166, Hadis Mürsel’dir.

[8]İbni Kayyım, Çocukların Ahkâmı, s.84

[9]A.g.e., s.84-86

[10]A.g.e., s.98

[11]. İslam’da Aile Eğitimi, s.87

[12]. İbni Kayyım, s.103

[13]. İslam’ da Aile Eğitimi, s.89

[14]. İbn’ül-Münzir el-Evsat fi’s-Sünen ve’l-İcma ve’l-İhtilaf, Adına akîka kesilen çocuğa isim verilmesi babı

[15]. İbni Kayyım, s.115

[16]İbni Kayyım, s.118