Üç Ayların Fazileti

Serbest Köşe – Betül Demir / 2014 Mayıs / 18. Sayı

Yüce Allah’a sonsuz şükürler olsun ki bir rahmetin iklimi olan mübarek üç aylara bizi kavuşturdu. Bu rahmet mevsiminden yararlanmak mümin için kaçınılmazdır. Suyun nehirden aktığı gibi ömür dediğimiz insanların hayat vadesi de böylece hızla akıp gidiyor. İnsanın şefkate ve merhamete ihtiyacı vardır. Çünkü insan eksiktir, kusurludur ve en önemlisi günahkârdır. Allah celle celaluhu mekanlar ve zamanlar içerisinde mukaddes zamanlar yaratmıştır. O mukaddes zamanlar içerisinden biride üç aylardır.  (Recep, Şaban ve Ramazan ayıdır ) Bu üç ayların önemi pek büyüktür ve insanın günahlarından arınıp duygularını ve nefislerini terbiye etmesi için en güzel zaman dilimi bu üç aylardır. Üç aylar müminin imanından gelen bir heyecanla ibadet hayatının daha canlı tutulduğu rahmeti bol bereketli bir mevsimdir. Enes bin Malik radıyallahu anh’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur: ‘’Recep ayı Allahu Tealanın ayı, Şaban benim ayım, Ramazan da bu ümmetin ayıdır.’’ (Suyuti el-Camiu’s Sağir)

 Bu mübarek aylarda ve mübarek gecelerde tövbeye sarılmak günahlardan arınmak için en güzel fırsattır. Nitekim yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.’’ (Zümer 39/53) Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem bu aylarla ilgili olarak  ‘’Allah’ım Recep ve Şabanı hakkımızda hayırlı kıl ve mübarek kıl, bizi Ramazana ulaştır.’’ şeklinde dua etmiştir (Ahmed b. Hanbel, el-Müsned) Recep tohum ekme ayı, Şaban sulama ayı, Ramazan ise hasat ayıdır. Yıl ağaç gibidir; recep, ağacın yaprakları; şaban, meyvenin olgunlaşması; ramazan ise olgunlaşmış meyvelerin toplanmasıdır. İnsan ne ekerse onu biçer ne yaparsa onun karşılığını bulur. Üç ayların değerini ifade eden bir başka özellik ise beş mübarek geceden dördünün bu aylarda olduğudur. Recep ayında Regaib ve Miraç gecesi, Şaban ayında Berat gecesi ve Ramazan ayında da Kadir gecesi bulunmaktadır. Rahmanın affına ve rahmetine sığınmak için en güzel aylar ve geceler müminin amel tohumunu ekmesi için iyi bir fırsattır.

RECEP AYININ FAZİLETİ

Üç ayların kıymetlisi Recep ayı rivayetlere göre Allahın ayıdır. Bu ayda tövbe ve istiğfar etmek, oruç tutabilmek, Kur’an okumak mümin için bir azık olarak kaçınılmaz olması gerekir. Gerçek mümin kalbini Allah’a adamış ve Allah sevgisi ile donanmıştır. Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem  Recep ayını oruçla geçirmekle ilgili ’’haram aylarda (Recep, Şaban, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem ) üç gün oruç tut bırak, üç gün oruç tut bırak, üç gün oruç tut bırak’’ buyurdu ve üç parmağını birleştirip bırakmak suretiyle de fiilen gösterdi.’’(Ebu Davud) Ramazan orucu dışında Allah rızası için bir gün oruç tutan iyi bir yarış atının bir asırda alacağı mesafe kadar cehennemden uzaklaşır. Ebu Ya’la şöyle buyurmaktadır: Allahu Teâlâ Recep ayında hasenatı kat kat verir.

ŞABAN AYININ FAZİLETİ

Aişe radıyallahu anha şöyle dedi: “Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi vesellem hiç bir ayda Şaban ayında tuttuğu oruçtan daha fazla oruç tutmazdı. Şaban ayının tamamını oruçla geçirirdi.’’ (Müslim)

Başka bir rivayette ‘’pek az bir kısmı hariç Şaban ayını baştan sona oruçlu geçirirdi.’’ (Buhari)

Rasulu ekrem (s.a.v), ‘’Şaban ayında ne için fazla oruç tuttuğu sorulduğunda Şaban, amellerin Allah’a arz edildiği aydır. Ben oruçlu iken amelimin Allah’a arz edilmesini istiyorum.’’ ‘’Şaban ecellerin yazıldığı bir aydır. Ben oruçlu iken ecelimin tayin edilmiş olmasını istiyorum.’’ ‘’Şaban insanların büyük kısmının Ramazan ile Recep ayları arasında ihmal ettikleri bir aydır. Ben onu ihya etmek istiyorum.’’ (Nesai) 

Rivayetlerden de anlaşıldığı gibi efendimiz sallallahu aleyhi vesellem Şaban ayının çoğunu oruçla geçirirdi. İbni Mace, Şaban ayı ve özellikle Beraat gecesi hakkında rivayet edilen bu hadisi kaydeder. ‘’Şaban ayının yarısı (Beraat gecesi) gelince gecesini namazla gündüzünü oruçla geçiriniz. Şüphesiz ki o gece, Allah, güneşin batmasıyla dünya göğüne iner ve şöyle der: ‘Benden af dileyen yok mu? Onu af edeyim. Rızık isteyen yok mu rızık vereyim. Şifa dileyen yok mu şifa vereyim’’ (Sünen) Bu mübarek ayda ve geceler de iman edenler olarak Allah’ın rahmetinden ümidini kesmeden itaatkar bir kul olup dua ederek, Allah’ın mağfiretine sığınabilene ne mutlu…

RAMAZAN AYININ FAZİLETİ

On bir ayın sultanı olan Ramazan ayı huzur, sabır ve oruç ayıdır. Müminler bu ayda oruç tutar, Teravih namazı kılar. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: ‘’Ey iman edenler oruç sizden önceki ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı umulur ki korunursunuz (size farz kılınan oruç) sayılı günlerdedir.’’ (Bakara; 183)

Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden Ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah’ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.” (Bakara; 185)

 Ramazanın faziletiyle ilgili olarak bir hadiste şöyle buyrulmuştur. Ebu Hureyre radıyallahu anh’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah efendimiz şöyle buyurdu: “Kim inanarak ve ecrini Allah’tan umarak Ramazan orucunu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhari, Müslim)

Hadisin başında inanarak deyip gerçek manada iman eden müminlerin günahlarının affolunacağına işaret ediliyor. Yüce Allah ise şöyle buyurmaktadır: “İman eden, güzel ibadet edenler cennet bahçesinde mutluluk içerisinde ağırlanırlar.‘’ (Rum; 15) yine bir hadiste şöyle buyrulmaktadır: “Ramazan ayı girdiğinde cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar bağlanır.” (Buhari) Ramazan ayı maddi-manevi hayatımıza kazandırdığı ve günlük yaşantımıza getirdiği rahmet ve güzelliği ile hadis ve ayetlerle bizi Ramazan ve oruç iklimine hem hazırlamakla hem de ısındırmakla böylece umutlanmamıza vesile olmaktadır…