Etkili Konuşma Sanatı – Erkan Perver / 2024 Temmuz / 140. Sayı

Değerli dostlar! Buraya kadar etkili iletişim ve etkili konuşma konularına değindik. Etkili bir konuşma yapmak adına hem akılda kalıcı hem de kalplere tesir edecek bir konuşma yapabilmemiz için nelerin gerekli olduğundan ve neler yapmamız gerektiğinden bahsettik. Bu ayki yazımızdan itibaren diksiyon eğitimine başlayacağız. Ocak ayında, yazı dizimize ilk başladığımızda kısaca üzerinden geçtiğimiz teknik konulara daha ayrıntılı değineceğiz inşallah.

Konu başlıklarımız:

 1. İşitilebilirlik

2. Açıklık

3. Akıcılık

4. Vurgu ve tonlama

5. Üslup

6. Pratik uygulamalar

Diksiyon

Diksiyon demek etkili iletişim değildir. Diksiyon demek harflerin tam olarak, net ve güzel bir şekilde ağızdan çıkması ve kelimelerin de doğru telaffuz edilmesi demektir. Bu biraz genel kültür bilgisiyle birlikte biraz farkındalıkla düzeltilebilecek bir durumdur. Farkındalığımızı yüksek tutmak zorundayız. Bu fiziksel bir iştir. Bunu spor çalışmalarına benzetin lütfen. Spor salonuna gittiğiniz zaman bir program yazarlar size; 6 aylık belki de bir yıl ve bu spor programına haftalık en az 3 ya da 4 gün uymanız istenir sizden. Hatta bazı özel durumlarda örneğin yarışmaya katılacaksanız ya da böyle bir iradeniz varsa haftada belki 6 gün az bile gelebilir.

Öncelikle amacınızı belirleyin

3 farklı amaç üzerine konuşacağız

1) Ben günlük hayatımda kendimi daha iyi ifade etmek ve anlaşılıp anlaşılmadığım konusunda bir şüpheye düşmek istemiyorum. Kendimi iyi ifade etmek istiyorum diyorsanız bu eğitim serimiz size kesinlikle yetecek. Kesinlikle özel bir kursa gitmenize gerek yok.

2) Kariyerimde başarılı olmak istiyorum, daha iyi yerlere gelmek istiyorum veya öğretmenim, bir kursta hocayım ve öğrencilerimi daha iyi yetiştirmek adına daha iyi konuşmak istiyorum diyorsanız bu eğitim serimizde farkındalığınızı yüksek tutarsanız, ne demek istediğimizi iyi anlayıp evde güzel bir şekilde uygularsanız, fayda göreceğiniz bir seri olacak.

3) Ben konuşarak para kazanmak istiyorum diyorsanız yani spiker, muhabir, sunucu veya YouTube kanalı açmak istiyorum ama diksiyonum güzel değil veya hali hazırda bir YouTube kanalım var ama diksiyonumu düzeltmem gerekiyor diyorsanız bu seri size yetmeyecektir. Farkındalığınızı yüksek tutsanız bile muhakkak birebir bir çalışma yapmanız gerekir çünkü herkesin kendine göre bazı hataları var ve bunun farkında olmayabiliyor. Bazı yönlendirmeler gerekiyor ve eğer bu işten para kazanmak istiyorsanız, bunlar genellikle detaylarda gizli oluyor. Normal bir konuşma temposunda, konuşma performansında pek anlaşılmıyor o yüzden bir eğitimci ile beraber birebir çalışmaya gayret edin.

Bu eğitim serisinin sonunda kariyerinizde ya da başka bir deyişle iş hayatınızda güzel Türkçe konuştuğunuz için başarılı olmayacaksınız. Yaptığınız güzel işi güzel Türkçeyle anlattığınız için, sizinle aynı durumda olan aynı potansiyele sahip aynı işi yapan diğerlerine göre daha başarılı olacaksınız veya ideallerinize daha çabuk ulaşmanızı sağlayacak.

 Konu başlıklarımıza geçmeden önce ilk olarak nefes diyeceğiz. Nefes konusunu başından sonuna kadar detaylı bir şekilde ele alacağız. Neden bu kadar önemli olduğunu konuşacağız. Sonra ses tonu diyeceğiz. Neden ses tonu çok önemlidir ya da ses tonu neden önemli değildir? Aradaki farkları, eğitim süresince zaman içinde anlayacaksınız. Daha sonra harflere geçeceğiz. Harflerin doğru telaffuzu. Harfleri de geçtikten sonra kelime telaffuzları nasıl olması gerektiğine bakacağız işte burada biraz genel kültür gerekecek ama o da farkındalıkla aşılabilecek bir durum ve daha sonra kelimeleri de birleştirip cümle yapacağız; cümleleri de konuşmaya döndüreceğiz ve artık karşımızdaki kişileri etkilememek için hiçbir sebebimiz kalmayacak. Çünkü konuşmaya başlamış olacağız. İş hayatınız için yapacağınız çalışmalar sizi bağlar ama insanlara hitap ediyorsanız o zaman bu herkesi bağlar. Çünkü siz bir etki oluşturuyorsunuz ve bunda mutlaka sorumluluk sahibi sizsiniz. İnsanlara hitap ediyorsanız muhakkak bir eğitim almanızda yarar var.

İşitilebilirlik

Biz insan olarak muhataplarımıza sesimizi ulaştırmak marifetiyle mesajımızı iletiyoruz. Bunu yaparken de sesimizin şiddeti muhatabımızın kulağına makul bir seviyede gidebilmeli. İşte buna “işitilebilirlik” denir. Yani ne bağıracağız ne de kısık sesle konuşacağız. Bunun içinde enstrümanımızı yani sesimizi doğru bir şekilde kullanabilmemiz gerekiyor. Bu da nefesimizi doğru kullanmak ile alakalıdır. Bu başlıkta nefes konusunu işleyip diyafram kasımızı nasıl kullanmamız gerektiğini öğreneceğiz.

 Nefes Eğitimi

Bir konuşma öncesinde ilk yaşayacağınız ve asla yok edemeyeceğiniz tek duygu heyecandır. Onu kontrol edemediğiniz durumda dönüşeceği duyguysa korkudur. Bunu kontrol etmekte nefesle başlar. Nefesinizi öyle bir zamanda kullanmalısınız ki konuşmaya başlamadan önce heyecanınız sizi değil, siz heyecanınızı kontrol eder hale gelin. Aksi takdirde bu heyecan korkuya dönüşür. Korku bildiklerinizi unutturur. Yapmanız gereken tek şey konuşmanıza başlamadan 5 dakika önce derin nefes alıp nefes vermek. Buna 5 dakika boyunca devam etmeniz gerekir. Heyecan kalp atışlarınızın hızlanmasına sebep olur. Bu da vücudunuzun daha fazla oksijene ihtiyaç duyması demektir. O halde kalp atışlarınızın yavaşlaması için nefesinizi çok hızlı almalı ve çok yavaş vermelisiniz. Çünkü nefes verirken kalp atışlarımız yavaşlar. Peki heyecanınız tamamen ortadan kalkacak mı? Hayır. Hiç heyecanınız olmazsa dikkatiniz dağılır. Bu da konuşmanızda çok fazla hata yapmanıza sebep olur. Bu yüzden biraz heyecan iyidir. Sizi diri tutar. Yeter ki bunun seviyesi yükselmesin.

Konuşurken 2 şey harcarız. Bunlardan biri nefes, diğeri de zaman. Nefes ile zaman arasında doğrudan bir bağlantı vardır. Nasıl nefes aldığınız, zaman yönetiminizi doğrudan etkiler. Bu yüzden kaliteli bir nefes diksiyonun en önemli, yani birinci aşamalarındandır. Çünkü derin nefes almadan yaptığınız konuşmalar hem süre olarak daha uzun hem de konuşmanın ortasında sürekli nefeslerle bölünen bir hale dönüşür. Konuşmaya başladıktan sonra cümle ortalarında sürekli nefes almak zorunda kalırsınız. Bu yüzden diyaframla nefes almanız gerekir.

Bu ayki yazımızında sonuna geldik. Önümüzdeki ayki yazımızda, nefes alıp verirken diyafram kasımızı nasıl kullanırız ve iyi bir diksiyon için doğru nefes alıp vermek ve nefesimizi doğru kullanmak konularına değineceğiz. İnşallah faydalı olabilmişizdir. Allah’a emanet olunuz.